28 Ekim 2014 Salı

Gitmeniz lazım

Gitmeniz lazım, evet.
Yalnız sorun şu ki, gidemiyorsunuz.
Gitmek yerine kızıyorsunuz;
İçinde bulunduğunuz bu bataklığa, sizi boğan bu kasvetli havaya lanet okuyorsunuz,
Her şeyin en iyisine layık birine reva görülen bu bozuk düzene sövüyorsunuz.
Kahramanca.
Evet, yapabildiğiniz bu.

Halbuki ne bacağınıza pranga vuran var ne de elinizden tutup "gitme kal" diyen.
Yine de buradasınız;
Gitmiyorsunuz.

Bu pislik için fazla iyisiniz, değil mi?
Bu çürümüş toplumun insanlığa, uygarlığa ne katkısı olmuş ki?
Oysa siz her gün çevreniz için bir değer üretmek çabasındasınız;
İzin verseler ölüme bile çare bulacaksınız.
Ne var ki yozlaşmış her şey, size rağmen.
Ve yozlaşmış onca şeye rağmen, hala çırpınıyorsunuz,
Fayda etmiyor.
Buraya ait değilsiniz; gitmelisiniz.
Duruyorsunuz.

Belki sorun sizde,
Sizi burada istemiyorlar belki de.
O kadar değerlisiniz ki kimse anlamıyor değerinizi.
Belki gittiğiniz yerde bulursunuz ederinizi,
Niye duruyorsunuz?

Belki de sorun sizsiniz,
Siz yüz çevirmeyi seçtiniz;
O kadar yüksekten bakıyorsunuz ki, göremiyorsunuz.
Ufacık bu insanlar.
Karanlık bu topraklar.
Hala bekliyorsunuz.




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder